10.11.10

renkligevreküzerine.



renkligevreklerizbiz.


Başka insanlar, başka dünyalar, başka rüyalar. Her birimiz bu kadar farklıyken bir arada yaşamak biraz “garip”leşiyor. Yoruyor. Bir atsak egolarımızı, bir farkına varsak farklılıkların, bir anlasak farklılığın sayesinde farkındasın olanlardan. Bir sıyrılsak buralardan!

Başka bir yer mümkün mü?

Sanmam.

Sen, ben buralarda oldukça sıkışıp kalmaya, özgürleşememeye mahkumuz. Hiç gidecek miyiz buralardan?

Belki bir ara.

Görmeyeceksin. Bencilliğinin farkına varacaksın. Bencilliğin olacak seni ayakta tutan, kimseye yer olmayacak dünyanda. Dünyan koskocaman olacak, istesen bütün gezegeni, bütün “gevrekleri”, gelmişi, geçmişi kapsayacak kadar büyük ve bir o kadar da sadece senin dünyan.

Eğlenceli olacak mı? 

Yaşayarak göreceksin. 

Yaşadıklarını sadece kendine anlatmaya dayanacak mı bedenin, ruhun?

Aslında sadece sen olmayacaksın işte “bu yüzden”. Sen kendin, aslında herkesin yansıması olacaksın. Herkeste bir parçan olacak, bir parça nefesin ve bir parça nefsin. Herkesin de sende tabii.


Hiç bir zaman başka bir yer mümkün olmayacak. Sadece “orası” etrafında dönecek gördüklerin ve aldığın nefes. Ama hiç bir zaman herkesle paylaşmayacaksın onları. Herkesle paylaşacaksın çünkü.

Yalnızlığında ve yalınlığında o parça hep olacak. Yaşayıp gördüklerin hep nefes gibi olacak yanında, ardında. Olmazlarsa olmayacak. İnsanlar, nefes, güneş.

kimbilir, belki oyunda iyi çıkar.

(snop musun ne?)

Hiç yorum yok: